~Trendler Pazarlama Taktikleri Değildir~

Yükselen toplumsal eğilimler anlamına gelen Trendler, pazarlama taktikleriyle eş anlamlı değerlendirilemezler.

  Bunlar geçici, ürün ve marka pazarlama taktikleri değildirler. Ancak tasarımın ve üretimin pek çok alanında bu şekilde değerlendirilmektedirler. Tanımların fazlasıyla iç içe geçmesinden kaynaklanan bu kavramsal karışıklıkların temel sebebi, aslında birbirlerinden bağımsız olamamalarından kaynaklanmaktadır.

Bilinmesi gereken, oluşan pazarlama taktiklerinin toplumsal veya zamansal birden fazla olgudan etkilenmesi gibi, trendlerin de pazarlama taktiklerini pek çok anlamda ve alanda etkilemiş olmasıdır.Günümüzde tamamen trendlerden uzak, farklı yönelimlerde mevcuttur. Firmalar markalar veya insanlar için bu bir seçimdir.Üretim, pazarlama ve hatta tüketim alanlarında trend kelimesinin pek çok noktada karşımıza çıkıyor olması, aslında kavramın piyasanın büyük bir kısmını elinde tuttuğu ve hatta yönlendirdiği yargısına sebep olabilmektedir. Bu yanılsama da farklı bakış açılarına neden olabilmektedir. Ancak yaklaşım ne şekilde olursa olsun pek çok alanda olduğu gibi, ne tasarımda ne de üretimde bu kadar belirleyici bir etken olan trend kavramının, göz ardı edilmemesi gerekmektedir.

Trend kavramın da önemli olan; gelecek olanın, toplumsal yükselen eğilimlerin gittiği noktayı gösteren bir olgu olduğunun bilinmesi ve değerlendirilmesidir. Büyük bir hızla gelişmekte olan trend kavramı, bu kadar kuvvetli bir belirleyici iken, asıl önemli olan bunu en iyi şekilde değerlendirip, rekabetçi bir konuma gelebilmek, toplumun nelere yöneleceğini önceden sezebilmek ve en doğru şekilde üretime adapte edebilmektir.   

Üretim fazlalığı ve artan talepler doğrultusunda projeler, ticari anlamda kazanç sağlanması, eğlenceli ve farklı olması, cazibeli olması düşünülerek yapılmaktadırlar. Bu oluşum itibariyle, tasarlanmış ürünlerin yanında pazarlanan bir olgu daha ortaya çıkmaktadır, “yeni pazar stratejileri”. Daima göz önünde bulunarak “tüketiciye tanıdık gelmeye” çalışmak, günümüz pazarında en fazla uygulanan yöntemdir ve etkili bir stratejidir. Bu şekilde, bir birey dahi markalaştırabilmektedir, Paris Hilton örneği gibi.

Aktarılmak istenilen mesajı ve ürüne iliştirilen kuvvetli duyguları bir formla simgelemek de diğer bir yöntemdir. Örneğin, yıllardır var olan ve daima alıcısı bulunan siyah-beyaz Convers ayakkabıların, tüketici algısı üzerine yapılan araştırmaların gösterdiği sonuça göre bireyler üzerinde “özgürlüğü ve gençliği sembolize etmesi” gibidir.



Converslerin, filmlerde sıra dışı karakterlerde ve özgür gençlerde kullanımı ona özgür bir kimlik vermiştir.

Yapılan tasarımlarda tek tek ele alınarak açıklanabilecek farklı duygusal etiketler mevcuttur. Durum bunu sadece daha önceden sezerek, kendi oluşum konseptleri doğrultusunda kullanmış pratik düşünce yapılarıdır ki bu da pazarlama piyasasında kullanılabilecek en masum stratejilerden biridir, diye rahatlıkla söylenebilmektedir.